17 Mart 2010 Çarşamba

Evimde tacizci var, imdattt!..


Günümüzün modası taciz ve tacizciler üzerine bir yazı yazmaksa ben de evdeki tacizcim hakkında bir şeyler yazayım dedim…

Malum Mart ayı içindeyiz... Bazılarına göre "Mart ayı, dert ayı"dır... Gerçekten de benim için de öyle... Hem de ne "dert ayı"...

Evin kuyruklu oğlusu Şanslı, evimizin yeni aile ferdi olduktan bir sene sonra Mart ayı geldiğinde beni tacizleme hareketlerine ufak ufak başlamıştı...

Daha önce kedi beslemediğim için bu tacizleme olaylarını anlayamadım tabii ki... Koluma moluma falan saldırılarını benimle oyun oynuyor diye düşünerek üzerinde durmamıştım...

Meğer adamın niyeti bambaşkaymış... Çok geç anladım... Ve o gündür bugündür (yaklaşık 8 sene oluyor bu) her Mart ayı gelince bizimkisinin aklına (normal zamanda aklına gelmeyen) bir şeyler geliyor (erkek bir kedi olduğunu hatırlıyor) ve benim peşimde ensest ilişki arzusunu gerçekleştirmek için "mouwww"layarak dolaşıyor...

Ne ettimse bu ilişkiden kendimi kurtaramadım... Evin babası ve onun da manevi babası olduğumu bir türlü anlatamadım kerataya...

Herifçioğlu Milli Takım'da hiç oyuncu olamadığı için midir nedir, beni her gördüğü yerde müthiş bir iştahla önce koluma, sonra da enseme atlayıveriyor şekilde de görüldüğü gibi...



Bu yüzden evde Bizimkiler'in Pırtık'ı gibi dolaşmaya başladım... Tüm giysilerim tırnak ve diş izleriyle dolu... Bu yüzden nerdeyse evde üzerime çuval geçiresim geliyor...

Hele sokağa çıkıp dönüp gelmeyeyim... Üstümü başımı kokluyor... Onu aldattım mı, aldatmadım mı diye beni kontrol ediyor...

Bir zamanlar bir Aşifte'si vardı... O da apartmandan taşındı... Onun yokluğu bizi perişan etti... Hiç olmazsa kapıdan kapıya seranadla birbirlerine aşklarını ilan ediyorlardı...

Şanslı bizim eve ilk geldiğinde evimizin annesi, ilk başta onu kabullenmekte zorlanmış, fakat o tüm sevimliliğiyle kendini annesine sevdirmeyi başarabilmişti...


Daha sonra eşim, evimize her gelen ve giden arkadaşlarına, onunla ilgili hikayelerini anlatmaya ve onunla ilgili fotoğrafları sevgiyle göstermeye başladı...

Derken bir gün o acı gün geldi ve Şanslı'ya, onun "kuyruklu oğlumuz" olmadığını ve onu bir "Tekir Anne"den aldığımızı ve onun bir "kedi" olduğunu itiraf etmek zorunda kaldık üzülerek... :(


İşte ne olduysa o andan sonra oldu sanırım...

Sen misin bu itirafı yapan… Herifçioğlu annesine değil de kafayı bana taktı... Önce annesiyle bana okkalı bir "hassstrrrin uleynnnnn" mouwwlaması çekti... Sonra o gündür bugündür de bu itirafımızın acısını ve intikamını her Mart ayı geldiğinde benden kötü şekilde çıkartmaya başladı...

Şimdi kara kara düşünüyorum... Keşke diyorum o gün eşimle birlikte onun bir "kedi" olduğunu ve onu bir "Tekir Anne"den aldığımızı itiraf etmesemiydik... O kendisini hep evin kuyruklu oğlusu olarak mı bilseydi acaba?..

Ama ne yapalım hayat acımasız arkadaşlar... Günün birinde benden duymasa bir başkasından elbet duyacaktı... En iyisi annesiyle benim söylememdi... Ama ben başıma gelecekleri nerden bilebilirdim ki, bilemezdim elbet...



Neyse son tahlilde artık benim de bir ta-ciz-cim var, imdattttt!.. (İn uleynnnn ensemden kedioğlukedi...)

Ertan Yurderi

12 yorum:

  1. Ertan abi monitörüde artık plazma yapma zamanı gelmiş. Tüplü monitörlerde göze fazla zararlı.

    YanıtlaSil
  2. Haklısın, haklısın da... 1976 yılından bu yana hep monitörlü makinelerde çalıştım, gözlerim alıştı mı ne? :) Bir türlü alışamadım şu plazmalara :)

    Bu arada sizin blog da maşallah arı gibi çalışıyor...

    Yorum için teşekkürler, sevgi ve selamlar...

    kocayurek

    YanıtlaSil
  3. Bende teşekkür ederim Ertan abi. Yazabildiğimiz kadar yazıyoruz, ne yaparsın gençlik (:

    Hocam plazmaların hepsi bir değilde Maclerin bir plazmaları var Cinema LED adında monitörü görünce aşık olursunuz. Renk kalitesi monitörün tasarımı vs. derken baktıkça iç geçiriyor insan. Birde ucuz olsada herkez alabilse. en küçüğü 21inç oda 1200 liradan fazla

    YanıtlaSil
  4. Maşallah güzel ve bakımlı bir kedi Şanslı!Bendede bir Şanslı olduğu için yazdıklarınızı gülerek ve zevkle okuyorum.O kadar akıllılarki bir gün sorduğum soruya cevap gelecek,ve ben şaşırmayacağım.
    Selamlar...

    YanıtlaSil
  5. Bu sanal ortamda aydınlatıcı,eğlendirici yanınız çok hoş Ertan bey.Sağlıkla kalın

    YanıtlaSil
  6. Sevgili KLOCAYÜREK,
    Bu tacizden kurtulmanın tek yolu, Şanslıyı bir veterinere götürüp burkmak. Başka yolu yok aksi halde tacizler devam edecek korkarım ki daha ileri safhaya geçecek:)))))Sevgilerimle
    Şanslıya da öpücükler çok cici.
    Gündüz AKGÜL

    YanıtlaSil
  7. Ertan abi,
    Desene sizinkisi bir nev'i Aşk-ı Mırnu :)

    YanıtlaSil
  8. :)) Öncelikle tüm yorumcu dostlara teşekkür ediyorum... Koray'a da ayrıca yüzlerce kez teşekkür ediyorum... Bak benim hiç aklıma gelmemişti... Evet evet tüm bu yaşananlar "Aşk-ı Mırnu"...

    Tüh bilseydim, bu başlığı yazıma atardım...

    "Aşk-ı Mırnu" he... :)))))) Çok güldüm buna...

    kocayurek

    YanıtlaSil
  9. Valla sizin Şanslı ile yaşadıklarınız Aşk-ı Memnu denen o sinir bozucu diziden güzel..Bol aşk-ı mırnu'lar dilerim:))))

    YanıtlaSil
  10. :)) Teşekkürler, başrolde Behlül Şanslı :))))

    YanıtlaSil
  11. hahaha harika bir yazı,hele arkadaşın aşk-ı mırnu yorumuna bayıldım,izniyle çalıp facete kullanacağım valla:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Belgin ... Elbette çalıp face'de kullanabilisin.. :))))

      Sil

Nasıl yazımı beğendiniz mi? Yorum bırakarak benim gelişimime katkıda bulunabilirsiniz... Şimdiden katkınız için teşekkürler... Sevgiler ve saygılar... Ertan Yurderi (kocayurek)