2 Haziran 2005 Perşembe

Yerim böyle İngilazca'yı ...



Dün akşam Kadriye'nin "Kumkapı Balıkçısı"nda fenerimizi söndürürken, bir İngiliz benimle kafa bulma zahmetinde bulundu... 

Bana dedi ki; "Söyle bakalım İrrrtınnnn.. (Adama adımın Ertannnnn olduğunu anlatamadım...) Üç cadı üç swatch saate bakıyorlar. Hangi cadı hangi saate bakıyor?"

İçimden adama dedim ki;

"Oğlum kafam rakılı... Başlarım üç cadına da, saatına da sana da"... Tabii ki Ser'de Türklük var, İngilizca'yı da az buçuk çakma durumumuz var, rahmetli Peder'den yadigâr... Azbuçuk da İngilazca'yı Lise'de yaladık yuttuk kopyaylan... Çevirdim çevirmesine de, bu çıktı be... "Yerim ulan ben böyle İngilazca'yı..."

"Three witches watch three swatch watches. Which witch watch which swatch watch?" Hay ebeninki... 

"Okey Okey" dedi Johnny yan masadan sırıtarak... "Temam Temam..." da... Yanındaki hatun da ekledi: "Bunu da bil, içkiler bizden.."

Eh hadi söyleyin dedim...

"Üç travesti cadı üç Swatch saatin butonuna bakıyorlar. Hangi cadi hangi Swatch saatin butonuna bakıyor?"

Şöyle diyaframimi genişleterek; "Ohaaaa çüşşşşşş, basacam buuu tonuna" diyesim geldi, tuttum kendimi. Kibarca sadece "Çojjjkkk iiiiiziiii" dedim muzır halimle...

"Three switched witches watch three Swacth watch switches. Which switched witch watch which Swatch watch switch?"

Johnny bu sefer bana "imposible hay anani irrrrtınnnnn" diyecekken, ben de şef garsona içkileri söylemiştim bile... 

Var mı ulan biz Türklerle İngilazca konusunda alay etmek? Biz İngilizca'nın HAS'ını biliriz HAS'ını... 

Sevgiyle paylaşayım dedim...

İiirtınnnnn pardon ya Ertan

Ertan Yurderi

Not: Bu yazı, bir fıkranın gönlümdeki izdüşümüdür...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Nasıl yazımı beğendiniz mi? Yorum bırakarak benim gelişimime katkıda bulunabilirsiniz... Şimdiden katkınız için teşekkürler... Sevgiler ve saygılar... Ertan Yurderi (kocayurek)