Kamu çalışanına yok,
SGK'lı çalışana yok,
20 yaş altına yok,
65 yaş üstüne yok.
Yok olan var mıdır?
Var olan yok mudur?
Var ise bu yüzden bir kaos var mıdır?
Yok ise bu yüzünden bir kaos yok mudur?
Hade bilin gari bu basit bilmeceyi. Bu VAR olup da, YOK olan şey nedir?
Tıpkı "Yaşar; Ne Yaşar, Ne Yaşamaz" 2 perdelik oyun içindeyiz... Aziz Nesin'in kulaklarını yattığı yerden çın çın çınlatıyor, bugün yaşananlar...
Konu "maske" tabii ki... "Maske" olayı öyle bir kaos haline dönüştü ki... "Kim kime maske verecek, kim kimden maske alacak, kim kime maske dağıtacak, kim kime maske satamayacak, kim kimden maske bulacak?" Her şey bir muamma...
Kafanız karıştı değil mi? İşte zaten istenen de buydu... Kafanız karışsın, siz maske bulamayın, satın bile alamayın, maskesiz yaşamın tadına varın... Evden çıkamayın. Eve tıkılıp kalın...
Şu PARASIZ MERET olan MASKE; Ne PTT üzerinden doğru dürüst dağıtılabildi, ne e-devlet üzerinden doğru dürüst dağıtılabildi, ne de ECZANE’ler üzerinden ihtiyaç sahiplerine doğru dürüst dağıtılabildi... Tesadüfen alabilenler elbette şanslıydı... Alamayanlar ise şanssız... Hâlâ kod gelecek diye bekleyen onbinlerce canım insanımız var memleketimde...
Bu da yetmezmiş gibi başta ABD olmak üzere 55 ülkeye, içinde maske de olan tıbbi yardımlar yapıyormuşuz... Sayıya bakın... Koskoca 55 ülke... En başta da ABD...
Artık BİZ'e verilemeyen MASKE'lerin nereye gittiği herkesçe malum oldu... Ivırdılar, kıvırdılar, halkın belli bir kısmının yüzüne göstermelik MASKE verip, tüm maskeleri 55 farklı ülkeye "salgınla mücadele amaçlı" gönderdiler... Gönderebilirler, bir şey demiyorum da... Ya BİZ'ler ne olacağız?
Tabii ki bu 55 ülke olayını ben bir yerimden uydurmuyorum... Bunu Cumhur'un başkanı açıkladı geçen gün:
" .. Bugüne kadar 55 farklı ülkeye salgınla mücadele amaçlı malzeme desteği verdik..." dedi...
".. Dünyanın dört bir yanındaki dost ve kardeş toplumlara umut olduk, mücadele azimlerini kamçıladık. Gelişmiş ülkelerin dahi Türkiye'den destek istedikleri bir dönemde elimizdeki imkanları Balkanlar'dan Afrika'ya kadar geniş bir coğrafyadaki dostlarımıza açmakta tereddüt etmedik. Son olarak ABD'ye maske, yüz koruyucu, siperlik, göz koruyucu, N95 maske, tulum ve dezenfektandan oluşan tıbbi yardım malzemelerini de yarın gönderiyoruz. Bu malzemeleri taşıyan Türk Silahlı Kuvvetlerimize ait askeri nakliye uçakları yarın Amerika'ya hareket ediyor" da dedi...
Biz daha ne diyelim? Cumhur'un başı, cumhur'una bu beyanatları TV karşısından verirken, değil 5 tane, bir tane bile maske verememişti kendi halkına... Reva mı görmedi ne?
Sinop'lu Diogenes (Diyojen) olsaydım eğer, sokaklarda elimde fener ile dolaşır durur; niye böyle yaptığımı soranlara da:
"- Maske arıyorum, maske!.. Hayatta kalabilmek için maske arıyorum" diye yanıt verirdim kuşkusuz... Ancak ben Diogenes değilim ki...
SGK'lı çalışana yok,
20 yaş altına yok,
65 yaş üstüne yok.
Yok olan var mıdır?
Var olan yok mudur?
Var ise bu yüzden bir kaos var mıdır?
Yok ise bu yüzünden bir kaos yok mudur?
Hade bilin gari bu basit bilmeceyi. Bu VAR olup da, YOK olan şey nedir?
Tıpkı "Yaşar; Ne Yaşar, Ne Yaşamaz" 2 perdelik oyun içindeyiz... Aziz Nesin'in kulaklarını yattığı yerden çın çın çınlatıyor, bugün yaşananlar...
Konu "maske" tabii ki... "Maske" olayı öyle bir kaos haline dönüştü ki... "Kim kime maske verecek, kim kimden maske alacak, kim kime maske dağıtacak, kim kime maske satamayacak, kim kimden maske bulacak?" Her şey bir muamma...
Kafanız karıştı değil mi? İşte zaten istenen de buydu... Kafanız karışsın, siz maske bulamayın, satın bile alamayın, maskesiz yaşamın tadına varın... Evden çıkamayın. Eve tıkılıp kalın...
Şu PARASIZ MERET olan MASKE; Ne PTT üzerinden doğru dürüst dağıtılabildi, ne e-devlet üzerinden doğru dürüst dağıtılabildi, ne de ECZANE’ler üzerinden ihtiyaç sahiplerine doğru dürüst dağıtılabildi... Tesadüfen alabilenler elbette şanslıydı... Alamayanlar ise şanssız... Hâlâ kod gelecek diye bekleyen onbinlerce canım insanımız var memleketimde...
Bu da yetmezmiş gibi başta ABD olmak üzere 55 ülkeye, içinde maske de olan tıbbi yardımlar yapıyormuşuz... Sayıya bakın... Koskoca 55 ülke... En başta da ABD...
Artık BİZ'e verilemeyen MASKE'lerin nereye gittiği herkesçe malum oldu... Ivırdılar, kıvırdılar, halkın belli bir kısmının yüzüne göstermelik MASKE verip, tüm maskeleri 55 farklı ülkeye "salgınla mücadele amaçlı" gönderdiler... Gönderebilirler, bir şey demiyorum da... Ya BİZ'ler ne olacağız?
Tabii ki bu 55 ülke olayını ben bir yerimden uydurmuyorum... Bunu Cumhur'un başkanı açıkladı geçen gün:
" .. Bugüne kadar 55 farklı ülkeye salgınla mücadele amaçlı malzeme desteği verdik..." dedi...
".. Dünyanın dört bir yanındaki dost ve kardeş toplumlara umut olduk, mücadele azimlerini kamçıladık. Gelişmiş ülkelerin dahi Türkiye'den destek istedikleri bir dönemde elimizdeki imkanları Balkanlar'dan Afrika'ya kadar geniş bir coğrafyadaki dostlarımıza açmakta tereddüt etmedik. Son olarak ABD'ye maske, yüz koruyucu, siperlik, göz koruyucu, N95 maske, tulum ve dezenfektandan oluşan tıbbi yardım malzemelerini de yarın gönderiyoruz. Bu malzemeleri taşıyan Türk Silahlı Kuvvetlerimize ait askeri nakliye uçakları yarın Amerika'ya hareket ediyor" da dedi...
Biz daha ne diyelim? Cumhur'un başı, cumhur'una bu beyanatları TV karşısından verirken, değil 5 tane, bir tane bile maske verememişti kendi halkına... Reva mı görmedi ne?
Sinop'lu Diogenes (Diyojen) olsaydım eğer, sokaklarda elimde fener ile dolaşır durur; niye böyle yaptığımı soranlara da:
"- Maske arıyorum, maske!.. Hayatta kalabilmek için maske arıyorum" diye yanıt verirdim kuşkusuz... Ancak ben Diogenes değilim ki...
Onun yaşadığı
çağda da değilim... Peki bu çağda "maske" bulabilmek mümkün müdür?..
Bu zor sorunun
yanıtını bir türlü bulamıyorum, siz
biliyorsanız söyleyin!.. Bilmiyorsanız sonsuza kadar susun!..Ne var, ne yok?
Yok olan var mıdır?
Var olan yok mudur?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Nasıl yazımı beğendiniz mi? Yorum bırakarak benim gelişimime katkıda bulunabilirsiniz... Şimdiden katkınız için teşekkürler... Sevgiler ve saygılar... Ertan Yurderi (kocayurek)